Tarih Öncesi Ev ve Yerleşim Yerlerinin Tasarımı

Tarih öncesi dönem, insanlığın yazının olmadığı ama yaratıcılığın sınırlarını zorladığı bir dönemdi. Doğanın sağladığı kaynaklarla başa çıkabilmek için insanlar mağaralardan ağaç kovuklarına ve hatta taş barınaklara kadar çeşitli barınaklar inşa ettiler. Ancak bu barınaklar sadece fiziksel ihtiyaçları karşılamak ile kalmıyor, aynı zamanda sosyal bağları da yansıtıyordu. Resimlerle süslü mağara duvarları sanatsal ifadeleri aktarırken, nehir kıyılarında inşa edilen ilk köyler toplulukları bir araya getirmiş ve sosyal etkileşimi şekillendirmiştir. Tarih öncesi evlerin ve yerleşimlerin tasarımıyla insanlık yalnızca çevresine uyum sağlamakla kalmamış, aynı zamanda kültürel kimliğini de inşa etmiştir.

Tarih öncesi yerleşim yerleri

Taş Devri ve Barınaklar

Taş Devri’nde insanlar barınaklar için yapı malzemesi olarak taşı kullanmaya başlamıştır. Bu erken dönem taş yapılar öncelikle doğa koşullarından korunmak ve avcılık-toplayıcılık faaliyetleri için bir üs olarak kullanılıyordu. Duvarları oluşturmak için büyük taşlar ve çatıları oluşturmak için daha küçük taşlar kullanırlardı. Bu barınaklar basitti ancak elementlerden ve vahşi hayvanlardan koruma sağlayabiliyordu.[1]

Taş devri mağarada insanlar

Neolitik Dönem ve İlk Yerleşimler

Neolitik Çağ insanlığın tarıma ve yerleşik hayata geçişini simgelerken, bu dönemin mimarisi de büyük değişimlere sahne olmuştur. Daha önceki göçebe yaşamdan tarım ve hayvancılığa dayalı yerleşik bir yaşam tarzına geçiş, daha sofistike yapıların inşa edilmesine yol açtı. Bu dönemde insanlar daha keskin kenarlı ve daha uzun saplı taş aletler yaparak ve bıçaklara delikler yerleştirerek daha işlevsel aletler üretmeye başlamışlardır. Aynı dönemde, etkileyici megalitik yapılarla başlayıp kerpiçten yapılmış basit kulübelere kadar uzanan ilk Neolitik mimarinin temelleri atılmıştır. Bu mimari akımda taş, kil, saz ve kereste gibi basit malzemeler ustalıkla kullanılmıştır.

Neolitik Dönem Aletleri

Neolitik dönemde barınaklar daha dayanıklı ve işlevsel bir nitelik kazanmıştır. Doğal malzemeler kullanılarak inşa edilen bu yapılar, taşıma ihtiyacını ortadan kaldırdığı için daha sağlam bir koruma sağlamıştır. Sazdan çatılar ile kil ve kerpiç tuğlalarla örülen duvarlar, iç mekân sıcaklığını kontrol etmek için kullanılmıştır. Özellikle kerpiç tuğlalar, dayanıklılıkları ve uygun maliyetleri nedeniyle tercih edilen bir yapı malzemesi olmuştur. Benzer şekilde, sağlam dallar ve kütüklerden oluşan kereste de çatıların desteklenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Bu tip Neolitik evler genellikle dikdörtgen şeklinde ve ahşap destekliydi. Bu tasarım evlerin daha kalıcı ve sağlam olmasını sağlamıştır.

stonehenge lander houses

Geçit mezarlar Neolitik mimarinin göz kamaştırıcı örneklerinden biridir. Bu büyülü yapılar, ölülerin gömüldüğü höyüklerin altına erişim sağlamak üzere tasarlanmıştır. Yapının bir tarafında yer alan bir girişle karakterize edilen bu büyük höyükler, içerideki bir mezar odasına giden dar bir geçit içerir. Bazı geçit mezarlarında her biri ayrı bir mezar odasına açılan birden fazla geçit bulunurken diğerlerinde genellikle çapraz şekilli geçitler vardır. Bu eşsiz geçitler, genellikle gündönümleri ve ekinokslar sırasında güneşin içlerinden parlayabileceği şekilde ustalıkla hizalanmıştır.

Newgrange, İrlanda
Newgrange, İrlanda

Çatalhöyük ve Benzeri Yerleşim Yerleri

Çatalhöyük, Neolitik dönemin en büyük ya da en eski yerleşimi değildir ancak sanatın kökenleri açısından büyük önem taşımaktadır. Bu yerleşimde evler kerpiçten yapıldı, sokaklar ya da yaya yolları yoktu evler, birbirine bitişik olarak inşa edilmişti ve insanlar evlerine kentin çatıları üzerinden yürüyerek ya da çatılardaki deliklerden merdivenleri tırmanarak ulaşıyordu.

Çatalhöyük yerleşim yeri

Çatalhöyük Yerleşimi

Sanat bu yerleşimde her yerdeydi. Geometrik desenler, hayvan ve insan tasvirleri duvarlarda yer alıyordu. Pürüzsüz alçı duvarlar baklava ve zikzak desenleriyle süslenmiş, kilden insan heykelleri yapılmış, odaların kenarlarına leopar çiftleri gibi kabartma figürler yerleştirilmiş ve yaban boğalarının avlanma sahneleri tasvir edilmiştir. Bu süslemeler düzenli aralıklarla yenilenmiştir.[2]

Çatalhöyük İçmimari

Çatalhöyük Evin İç Tasarımı

çatalhöyük ev

Çatalhöyük dışında, dünya genelinde farklı yerleşim yerleri de benzer tasarım prensiplerine sahiptir. Örneğin Skara Brae Adaları’nda, Jericho Filistin’de ve Hacılar Türkiye’de benzer düzenlemelere sahip yerleşimler arasında yer alır.

Kerpiç ve Taş Yapılar(Tunç Çağı)

Tunç çağı, insanlık için büyük bir teknolojik ilerleme ve kültürel zenginleşme dönemini temsil etmektedir. Bu dönemdeki en önemli değişikliklerden biri yapı malzemeleri ve inşaat tekniklerinde meydana gelmiştir. Kerpiç ve taş yapılar Tunç Çağı’nın mimari evriminin merkezinde yer alır ve tasarımları çağın teknolojik, kültürel ve sosyal gelişmelerini yansıtır.

Kerpiç yapılarda duvarlar genellikle dayanıklı ve yalıtımlı olarak inşa edilirken iç mekanları rüzgâr, ısı ve nemden korunmak için kalın ve yoğun duvarlar kullanılmıştır.

Tunç Çağı’nda taş yapılar da yaygın hale geldi. Taş dayanıklılığı nedeniyle savunma yapıları, tapınaklar ve mezarlar gibi farklı yapı türlerinde kullanılmıştır. Taş yapılar ayrıca estetik değerlerini artırmak için mimari süslemeler ve kabartmalarla zenginleştirilmiştir.

bronz çağı troia

Antik Çağ

Antik Çağ, insanlığın büyük yapıların temellerini attığı önemli bir dönemdir. İnsanlar önce mağaralarda barınırken şehirlerin büyümesiyle birlikte daha karmaşık yapılar tasarlamak zorunda kalmışlardır. Eski Mısır, Mezopotamya ve Yunan uygarlıkları güçlerini ve kültürel zenginliklerini bu büyük yapılarla ifade etmişlerdir. Büyük yapılarda işlevsellik ve sembolizm bir araya getirilmiştir. Antik Mısır’ın piramitleri ölülerin korunmasını ve öbür dünyaya geçişi simgelerken, Mezopotamya’nın zigguratları dini ritüellerin merkezi olarak kullanıldı.

Antik Mısır yapı

Yunan şehirlerindeki Agoralar pazar yeri olarak işlev görüyordu. Aynı şekilde, Yunan tapınaklarının sütunları sadece yapıyı desteklemeyle kalmıyor, aynı zamanda estetik bir unsur olarak da hizmet ediyordu. Yunan tiyatroları hem kültürel faaliyet merkezleriydi hem de estetik açıdan büyük önem taşıyorlardı.

Antik Yunan Mimari

Sütun Tüleri - Dor, İyon, Korint

Roma mimarisi antik çağın önemli bir parçasıydı ve özellikle devasa yapılarıyla karakterize ediliyordu. Roma amfitiyatroları, sirkleri, hamamları ve tapınakları gibi yapılar Roma İmparatorluğu’nun gücünü sembolize etmek için inşa edilmiştir. Roma’nın mühendislik becerileri, büyük kubbeler ve yarı kubbeler gibi yenilikçi tasarım unsurlarında da kendini göstermiştir.

Tarih Öncesi Yapılar

Tarih Öncesi Yerleşim mimari

Yani, antik dönem işlevsellik, sembolizm, estetik ve mühendisliği harmanlayan büyük binaların olduğu bir dönemdi. Piramitlerden agoralara, sütunlardan tiyatrolara kadar bu yapılar insanlığın mimari evriminde unutulmaz bir iz bırakmış ve günümüzde de ilham vermeye devam etmektedir.[3]


    [1]https://www.geeksforgeeks.org/evolution-of-shelters/

    [2]https://www.khanacademy.org/humanities/prehistoric-art/neolithicart/neolithic-sites/a/atalhyk
    
    [3]https://www.uztarih.com/2019/01/antik-cag-sehir-mimarisi.html
    
    https://www.worldhistory.org/
    
    https://www.english-heritage.org.uk/visit/places/stonehenge/things-to-do/neolithic-houses/

Sponsorlarımız

👑 Vezir Sponsorları:
♟ Piyon Sponsorları:
Sponsorumuz Olun ↗

Bu makale tarihinde Piyon Dergi Sayı: 08 altında Buğse Bilgen tarafından yazılmıştır. Sayının devamını aşağı kaydırararak okuyabilirsiniz. Üst menüden diğer sayılarımızı okuyabilir, buraya tıklayarak anasayfaya dönebilir veya alt bölümdeki formu doldurarak dergimize abone olabilirsiniz.

Paylaş:

Piyon Mailde İllustrasyon
Dergimize Abone Olun
Yeni Sayıları Mailinize Gönderelim

Ücretsizdir.